Trabzon’un batıya açılan kapısı Beşikdüzü…..
Bir zamanlar Köy Enstitüsü ile tüm ülkeye ışık saçan ,” okullar diyarı” olarak anılan, Karadeniz’in eğitimde örnek gösterilen nadir ilçelerinden biri..
Bugün ise sessizce kan kaybediyor.
Beşikdüzü, yıllardır siyaseten CHP’nin kalesi olarak bilinir. Ancak ne yazık ki bu kimlik, ilçeye bir avantaj değil; tam aksine bir bedel gibi geri dönmüş durumda. Siyasi yatırımlar yok derecek kadar az. Kurumlar bir bir ilçeden taşınıyor. Yetkililer başka yerlere tayin ediliyor. Beşikdüzü’nün geçmişteki saygınlığı ve potansiyeli adeta görmezden geliniyor.
Oysa Beşikdüzü’nün alt yapısı yıllardır hazır. Yıllarca konuşulan 4 yıllık fakülteye kavuşamadığı gibi Yüksek Okulun bazı bölümlerine veda etti. Eğitim geleneğinin temeli burada atılmışken, üniversite yatırımlarının başka yerlere verilmesi Beşikdüzü adına büyük kayıp, bölge adına büyük eksiklik.
İlçenin en büyük avantajlarından biri olan denizle ilişkisi bile giderek kopuyor.
Beşikdüzü Karadeniz’e sırtını dönen değil; yüzünü dönen bir ilçe idi. Sahili ile nefes alan, limanı ve deniz turizmiyle gelişme potansiyeli taşıyan bir yerdi. Bugün ise sahilin “ askeriye tarafından kullanılacağı konuşuluyor. Halkın denizle olan bağı zayıflarken, ilçe adeta içeride sıkışmış bir kasaba görünümüne itiliyor.
Üstelik tüm bunlar yaşanırken Beşikdüzü yeterli ödeneği alamadığı söyleniyor. Projeler bekliyor, hizmetler erteleniyor, yatırımlar başka yerlere kaydırılıyor. Şehircilik, turizm, eğitim, kültür gibi hangi alana bakarsanız bakın, potansiyelin karşılığı olan bir destek görünmüyor.
Oysa Beşikdüzü, tarihinde defalarca kanıtlamış bir ilçe:
Eğitim üretir, kültür üretir ve insan yetiştirir.
Peki, nerede bu insanlar?
Sivil toplum kuruluşları, muhtarlar, ilçenin ileri gelenleri nerede ..? Defalarca sömürülen Beşikdüzü diye haykırdım. Evet neredesiniz muhtarlar.?
Ey siyasiler neden sömürdünüz bu güzel ilçeyi.::!
Beşikdüzü için yapılması gereken çok net:
Bu ilçenin sesine kulak vermek.
Kurumların geri getirilmesi, gerekli kurumların açılması ve bir başka ilçenin ışığında yürümemesi, ilçe kimliğinin acilen güçlendirilmesi, fakülte yatırımının acilen hayata geçirilmesi, sahilin halka açık kalması, devletten alacağı ödenek sorununun çözülmesi artık ertelenemez.
Beşikdüzü, sahipsiz bir ilçe değildir.
Sadece sesi duyulmayan bir ilçedir.
Beşikdüzü’nü yönetmeye çalışanlar cesur olmalıdır. Tüm muhtarları yanına alarak yetkililerin kapısında yatmalıdır.
Unutmayın; “ Eğitimle büyüyen bu topraklar, yeniden ayağa kalkmak istiyor.”
Görev senin Beşikdüzü halkı…!
Abdülvahap ULUDÜZ


Trabzon Madene Teslim Edilemez Süleyman Hacıbektaşoğlu yazdı
Ayrıcalıklı Memur, İmamlar…
BAŞKAN ULUDÜZ’ÜN ÖĞRETMENLER GÜNÜ MESAJI
TÜRSAB Doğu Karadeniz Bölge Başkanı Mehmet Ali Tuna;
Bu İddianame Kime Yazıldı? Süleyman Hacıbektaşoğlu yazdı