Türkiye bugün, bir hukuk devleti olma vasfını yitirmiş; yargının, siyasi iktidarın sopası haline getirildiği karanlık bir döneme sürüklenmiştir. Cumhuriyet Halk Partisi’nin Cumhurbaşkanı adayı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu, açıkça bir siyasi linç operasyonunun hedefi haline getirilmiştir.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Sayın İmamoğlu hakkında 828 yıldan 2.352 yıla kadar hapis cezası talep edilmiştir. Evet, yanlış duymadınız: 828 yıldan 2.352 yıla kadar! Bu absürtlük, bir hukuk belgesi değil, siyasi intikam belgesidir. Binlerce sayfalık bu iddianame, yargının ciddiyetine değil, iktidarın çaresizliğine işaret etmektedir.

Ortada bir adalet arayışı değil, bir “siyasi tasfiye planı” vardır. Bu dosya, Türkiye’nin yargı tarihine utanç vesikası olarak geçecektir. Hiçbir demokratik ülkede bir belediye başkanına böyle akıl dışı cezalar istenmez. Bu tablo, yargının siyasete teslim edildiğinin, adaletin talimatla işlediğinin açık kanıtıdır.

Üstelik bu hukuk dışı süreç, kamuoyunu manipüle etmek amacıyla genişletilmiş; İstanbul Üniversitesi’nin tartışmalı diploma kararı üzerinden, Sayın İmamoğlu’nun meşruiyeti dahi hedef alınmıştır. Üniversiteler, mahkemeler, idari kurumlar… Hepsi birer siyasi baskı aracına dönüştürülmüştür. Bu durum, Türkiye’deki hukuk düzeninin geldiği vahim ve utanç verici noktayı göstermektedir.

Bugün yaşananlar yalnızca Ekrem İmamoğlu’na değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin demokrasi tarihine yöneltilmiş bir yargı darbesidir. Halkın iradesini mahkeme salonlarında boğmaya çalışan bu anlayış, Türkiye’yi demokrasi dışı bir rejime sürüklemektedir.

Bu kumpas, sadece Ekrem İmamoğlu’na değil, değişim isteyen milyonlara gözdağı verme girişimidir. Ancak bu millet ne korkar, ne de susturulur!

Ekrem İmamoğlu, yalnızca bir belediye başkanı değil; adaletin, umudun ve halkın değişim iradesinin simgesidir. Onu hedef alan her saldırı, aslında demokrasiye, özgürlüğe ve halkın geleceğine yöneliktir.

Bu ülkenin kaderi, talimatla yazılmış iddianamelerde değil; sandıkta, halkın vicdanında belirlenecektir.

Cumhuriyet Halk Partisi, dün olduğu gibi bugün de adaletin, hukukun ve halkın iradesinin yılmaz savunucusudur.

Ekrem İmamoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Cumhurbaşkanı adayıdır.
Ve hiçbir siyasi operasyon, halkın değişim iradesini durduramayacaktır.